CoinMarketCap En Büyük 20 Kriptoyu Takip Eden CMC20 Tokeni Piyasaya Sürdü

CoinMarketCap, yatırım alanına girerek dünyanın en büyük kripto para birimlerine maruz kalma imkanı sunan bir token başlattı.

Adından da anlaşılacağı gibi, CMC20 tokeni piyasa değerine göre ilk 20 kripto parayı takip ediyor. Stabilcoin’ler ve sarılı tokenler (wrapped tokens) bu listenin dışında tutulurken, bazı yargı bölgelerinde yasaklanmış Monero gibi gizlilik odaklı kripto paralar da endekse dahil edilmiyor.

Bu token, yeni endeksi ABD’deki S&P 500’ün modern bir alternatifi olarak lanse eden Reserve Protocol ile yapılan bir işbirliğinin parçası olarak ortaya çıktı.

CMC20 tokeninin piyasaya sürülme zamanlaması, en hafif tabirle talihsizdi. Lansman, kripto piyasasının daraldığı ve Bitcoin’in yaklaşık yedi ayda ilk kez 90.000 doların altına, Ether’in ise 3.000 doların altına gerilediği bir güne denk geldi.

Nitekim, CMC20 tokeni alan yatırımcılar 24 saat içinde aslında %4.73 kayıp yaşadı. Bu oran, tüm sektörün piyasa değerindeki %4.18’lik düşüşten kayda değer ölçüde daha fazlaydı.

Beklendiği gibi, bu endeks en büyük dört kripto para birimi olan BTC, ETH, XRP ve BNB lehine oldukça ağırlıklandırılmış durumda.

Endeks her ayın başında yeniden dengeleniyor.

Endekse başlangıçta 1 Ocak 2024’te 100 dolar taban değeri verilmişti ve bu yazı yazıldığı sırada 192.93 dolardan işlem görüyordu; başka bir deyişle, şimdiye kadar %93’e yakın yükselmişti. Aynı dönemde Bitcoin %107 civarında değer kazanırken, Ether daha az etkileyici bir şekilde %29 sıçrama yapmıştı.

Başka bir kripto kışının yaklaştığı endişeleri arasında, CMC20 tokeni 12 ay öncesine kıyasla neredeyse yatay seyrediyor. Ayrıca, Bitcoin’in yeni bir rekor fiyata ulaştığı 6 Ekim’deki yıllık zirvesi olan 275.48 dolardan %29.5 oranında düşüş yaşamış durumda.

Endeksin kendisi ilk olarak tokenin piyasaya sürülmesinden önce, Eylül ayında tanıtıldığında CoinMarketCap CEO’su Rush Luton şunları söylemişti:

“CMC20 endeksi, mevcut kıyaslama araçları yelpazemize güçlü bir katkıdır. Kullanıcılara en iyi kripto varlıkları hakkında daha pratik ve yatırım yapılabilir bir bakış açısı sunmak ve daha geniş piyasaya basit bir şekilde maruz kalma sağlamak için tasarlandı.”

Wall Street’teki en büyük endekslerin ve onları takip eden borsa yatırım fonlarının (ETF) en büyük kısıtlamalarından biri, yalnızca iş saatlerinde işlem görmeleri. Buna karşılık, CMC20’nin değeri her beş saniyede bir güncelleniyor ve tokenler 7/24 alınıp satılabiliyor.

Kripto endüstrisi, özellikle parçalanma konusunda da zorluklarla karşı karşıya kaldı. Meme coin patlaması, artık her gün on binlerce tokenin yaratıldığı ve milyonlarca dijital varlığın var olduğu anlamına geliyor. CMC20’nin arkasındaki yöneticiler şunları belirtiyor:

“Bu ortamda gezinmek hiç bu kadar karmaşık olmamıştı. Çoğu yatırımcı için bireysel kazananları seçmek zaman alıcı, riskli ve pratik değildir.”

CMC20 tokeninin yatırımcılar arasında ne kadar ilgi göreceğini görmek ilginç olacak; özellikle de temel varlıklara doğrudan sahip olmayı tercih edebilecek kripto yatırımcıları arasında. Ayı piyasasında talep genellikle azalır ve SoSoValue verilerinin gösterdiği gibi, spot Bitcoin ETF’lerinden çıkışlar son bir ayda önemli ölçüde artmış durumda.

CoinMarketCap için ufuktaki bir diğer tehdit, taklit etmeye çalıştığı S&P 500 endeksinin yaratıcısı da dahil olmak üzere geleneksel finans devlerinden gelen rekabet şeklinde ortaya çıkıyor.

Kısaca DM50 olarak da bilinen S&P Digital Markets 50 Endeksi şu anda geliştirilme aşamasında. Ancak bu endeks, yalnızca dijital varlıkları takip etmekle kalmayacak; aynı zamanda Strategy ve Coinbase gibi kripto alanındaki büyük halka açık şirketlere de maruz kalma imkanı sunacak.

Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) altcoin ETF’lerini onaylama konusunda ayak sürerken, bunların nihai onayı varlık yöneticilerinin kendi çoklu coin fonlarını sunmasının önünü açabilir; bu da CMC20 tokenlerini karşılaştırmalı olarak daha az çekici hale getirme potansiyeli taşıyor.

Yine de, CoinMarketCap ve Reserve kendilerine güveniyor gibi görünüyor ve yeni ürünlerinin merkezi kuruluşlara bağımlı olmadığını, birden fazla güvenlik denetiminden geçmiş “savaşta test edilmiş DeFi altyapısına” dayandığını savunuyor:

“Kripto, çok önemli bir ana ulaştı. Kurumsal benimseme hızlanıyor, düzenleyici netlik ortaya çıkıyor ve dijital varlıklar dünya çapında çeşitlendirilmiş portföylerin temel bir parçası haline geliyor. Ancak akıllıca yatırım yapma araçları bu hıza ayak uyduramadı. Şimdiye kadar.”